Yıllık Arşiv:: 2014

The Blind Side – Kör Nokta (2009)


The Blind Side: Evolution of the Game adlı kitaptan uyarlanan filmimiz Micheal Lewis nam-ı diğer Big Mike’ ın NFL’e uzanan yolculuğunun gerçek hikayesidir. Big Mike derslerinde başarısız, sosyal ilişkileri zayıf ve evsiz bir çocukken iyi bir aile tarafından sahiplenilir. Bizde bu iri yarı, sessiz ve cüssesi kadar büyük kalbe sahip çocuğun gelişimine şahit oluyoruz. Açıkçası bu filmi izlemek için çok geç kaldığımı düşünüyorum. Film türü olarak dram yazdığı ve izleyenlerin hep ağladıklarını söylemesinden dolayı içimi karartmaya gerek yok diye izlemeyi hep erteledim. İzledikten sonra...

Mr. Nobody – Bay Hiçkimse (2009)


Size kurgusuyla, konusuyla, oyuncularıyla ve müzikleriyle efsane bir film olan Mr. Nobody ‘i anlatmak istiyorum. Filmimizin konusu 2092 yılında son ölümlü olarak kalan 117 yaşındaki Nemo adlı birinin hikayesiyle başar. Son ölümlü olmasından dolayı herkes tarafından merak edilen Nemo ölümü yakınken bazı eski anılarını hatırlar. Nemo 9 yaşındayken annesi ve babası ayrılır ve bir tren garında Nemo’ nun kiminle yaşamak istediği sorulur. Bu zor soruya bir cevap düşünen Nemo’ nun önünde 2 seçim olmasına rağmen sonsuz sayıda ihtimal ve farklı hayat senaryoları yer alır....

Dexter (2006)


“İnsan psikolojisini en fazla etkileyen, bilinç altına girip alt üst eden dizi hangisidir?” diye sorsalar, kesinlikle cevabım Dexter olur. Öncelikle sebeplerini söylemeden önce bilmeyenler için Dexter hakkında birkaç ufak bilgi vereyim. Dexter, oldukça zeki, güçlü ve çevik bir seri katildir ve kendini “canavar” olarak görmektedir. Seri katiller, az çok bilirsiniz, psikolojileri oldukça karmaşık olur ve normal insanlara nazaran tabir-i caizse daha “ruhsuz” olurlar. Ancak Dexter’i normal bir seri katilden ayıran fark, dizinin ilerleyen kısımlarında duygularını açığa çıkarıp onların farkında varması olacaktır. Dexter’i Dexter yapan...

True Detective (2014)


Henüz ilk sezonunu bitirmiş tazecik bir diziden bahsetmek istiyorum size. True Detective, inanılmaz başarılı bir polisiye/suç dizisi. Amerika-Louisiana’da geçen hikayede 2 cinayet dedektifinin bir cinayet serisini çözmeye başlamasıyla geçen olayları izliyoruz. Olay akışı olarak hem geçmiş hem şimdiki zamanda ilerleyen bol flashback’li bir dizi. Dedektifleri aslında muhteşem bir oyuncu olduğunu bu tarz ciddi rollerle göstermeye başlayan Matthew McConaughey ve zaten muhteşem bir oyuncu olan Woody Harrelson canladırıyor. İkisinin de oyunculuğuna diyecek laf yok bence. Dizinin mantığı, güzel sürprizleri, senaryosu da bildiğimiz klasik 2 ortak...

Horrible Bosses – Patrondan Kurtulma Sanatı (2011)


Patrondan kurtulma sanatı harika bir kadroyu kaliteli bir filmle birleştiren ender filmlerden biri. Filmimizin konusu Nick Hendricks (Jason Bateman) terfi alabilmek için fazlasıyla çalışan ve garip patronu Dave Harken’ ın (Kevin Spacey) ne derse sorgusuz sualsiz yapan biridir. Ama bir yerden sonra terfi alamayacağını anlar. Bir diğer karakterimiz Dale Arbus(Charlie Day) ise diş hekimi asistanıdır. Ve yanında çalıştığı Dr. Julia Harris’in (Jennifer Aniston) sürekli tacizlerine maruz kalır. Son karakterimiz Kurt Buckman (Jason Sudeikis) ise şirketinin başına yeni bir patron geçer. Düzenbaz patronu Bobby Pellit’in...

Tehlikeli Oyun – Die Welle (2008)


Filmimiz tarih öğretmeni Ron Jones tarafından 1967 yılında California’ da yapılan Üçüncü Hare adlı deneyin günümüz Almanya’ sına uyarlanmasını anlatıyor. Bu deneyin amacı demokrasiyle yoğrulmuş toplumlar bile faşizmin etkisine kapılabilir. Hatta faşizmin insanın doğasında olduğudur. Filmi konu olarak incelersek Reigner Wegner okulda anarşistlik ve otokrası adlı proje derslerinden anarşi dersinin hocası olmak istiyordur ama otokrasiye girmek zorunda kalır. Öğrencilerin ilgisizliğini gören Reigner onlara bir deney yapmak ister. İlk gün hafif şeylerle başlayan deney kendisine Bay Reigner denmesini ve konuşurken ayağa kalkılmasını ister. Disiplinden, birlikten, hareketten...

Jerry Maguire – Yeni Bir Başlangıç (1996)


Hollywood’da en sevmediğin 2 oyuncu kim deseler Tom Cruise ve Renée Zellweger derim. Ama işte olmaz denen de olur bazen, bu ikiliden haaarika bir film çıkar. Jerry Maguire, ismini baş karakterden alıyor. Jerry, her şeyin zirvesinde bir spor menajeri ama hiçbir şeyin şımarıklığını yapmamak lazım bu hayatta. Jerry de aynı hataya düşüyor ve elinde olan hemen her şeyi birden kaybediyor. Hikaye Jerry’nin aydınlanması, yeniden yükselmeye çabalaması, bu süreçte arkadaşlığı, aşkı, her şeyin para olmadığını keşfetmesi üzerine ilerliyor. Hem komik hem duygulu bir film. Tatlı bir...

The Intouchables – Can Dostum (2011)


Sen ne harika, ne samimi bir filmsin böyle Can Dostum. Bu tarz filmleri izlemeyi çok seviyorum, İzlerken hiç bitmesin istemiştim 2 saate yakın sürenin nasıl geçtiğini anlamadım. Filmimizin konusu geçirdiği bir kazadan sonra felç kalan zengin Philippe kendisine bakıcı arar. Hapisten yen çıkan Driss’i işe alınca başta kimse onun bu işe uygun olacağını düşünmez. Bu iki zıt karakter zamanla birbirlerine dost olurlar. Biz de bu süreci izleyeceğiz. Film bana bir çok farklı duyguyu yaşattı. Yeri geldiğinde dram yönü, yeri geldiğinde komedi unsuru ağır basıyor....

Prisoners – Tutsaklar (2013)


Hugh Jackman sever misiniz? Tabi ki seversiniz adamın hangi film kötü ki? Bir de yanında Jake Gyllenhaal olduğunda ortaya çok hoş bir gerilim/dram filmi çıkmış. Birch ve Dover ailelerinin küçük kızları Eliza ve Anna’nın birden ortadan kaybolmalarıyla başlayan hikayede, 2 aile, dedektif Loki (Jake Gyllenhaal) ile birlikte kızlarını arama çalışmalarına başlarlar. Peki bu arama sürecinde karşılarına şüpheli olarak kimler çıkacak ve bu 2 baba kızlarını bulabilmek için neler yapmayı göze alacaklar? Tüm bu soruların cevapları filmin içinde. Film içinde dönen oyunları çözmeye, “bak bunu kesin bu...

The Skeleton Key – İskelet Anahtar (2005)


Çok önceden izlediğim bu film geçenlerde aklıma geldi. Hatırlamak için bir daha izlediğimde bu filmin ne kadar kaliteli bir yapım olduğunuda hatırlamış oldum. Zekice hazırlanmış senaryosu, başarılı gerilim sahneleri ve sevdiğim oyuncu kadrosuyla iskelet anahtar başarılı bir film olmuş. Hasta bakıcı olan Caroline bir gün kendisine gelen konuşamayan ve yatalak bir hastaya bakma teklifini kabul eder. Hasta adamın karısı Violet evi tanıtırken Caroline’a bir oda dışında evin her kapısını açan anahtar verir. Filmimiz ilerledikçe bu odanın ve Violet’in söylemediği bir sürü sır açığa çıkar....

Celda 211 – Hücre 211 (2009)


Celda 211 filmini daha önce bir kaç kere duymuştum ama bir türlü açıp izleme fırsatım olmamıştı. Film gerçekten beklentimin çok üstünde çıktı. Senaryosu çok kendine özgü bir film. Juan gardiyan olmak üzeredir. Hem iş ortamını görmek için hem de iş arkadaşlarına iyi bir izlenim yaratmak için bir gün öncesinden hapishaneye gider. İki meslektaşıyla hapishaneyi gezerken tadilat sebebiyle kafasına tavandan bir parça düşer. Gardiyanlar da o sırada boş olan 211 nolu hücreye götürerek ayıltmaya çalışırlar. O sırada hapishanede başlayan isyan sebebiyle gardiyanlar baygın olan Juan’...